Savcı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Savcı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

14 Ocak 2014 Salı

Vatana Yapılmış en büyük ihanetin Yol Haritası Abdullah öcalanı bile gölgeledi.

Vatana Yapılmış en büyük ihanetin Yol Haritası Abdullah öcalanı bile gölgeledi. 

Face Gazetesi operasyonların uluslararası bakış açısıyla değerlendirmek gerekirse, şok edici bir dehşet verici tablo karşımıza çıkar. Abdullah Öcalan 40 bin evladımızı şehit etti. Savcı, hukuk adına 75 milyon insanı hedef aldı. Türkiye'nin bu hukuk saldırısı ile şimdilik 75 milyon insanımız etkilendi. Gelecekte bundan çok fazlası etkilenmesi de söz konusudur. Bağımsız kaynaklar bunun bir benzerinin çağdaş ülkelerde örneğin Amerika da yapılmış olsaydı Savcı ve etrafındakilerin derhal İDAM SEHPASI söz konusu olurdu. İngiltere, Almanya ve Japonya gibi ülkelerde bunun çok düşük bir devlette emperyalistlere yardım mahiyetli ilişkilerde vatana ihanetten geçmişte İDAM cezası verilmiş ve uygulanmıştır. Türkiye gündemine Aralık ayının ardından ortaya atılan ikinci dalga ile hedef olarak dev projeler alındı. Geçmişin Chp gibi kendilerine hizmet eden hükümet taraftarı tutularıyla ülkeyi geridekalması için hukukun nasıl emperyalistlerin elinde olduğu açıkça bellidir.

izmit körfez



İş adamlara hakaret eden bir savcıyı düşününce, Projeleri üstlenen şirketlerin kredi almaları engellenmeye çalışılan projelerin önü kesilmek istendi. İhaleleri alan şirketlerin sahipleri iş adamlarına yönelik tedbir kararlarının  projelerin uzun vade ile geciktirilmesi amaçlandı. Bu vatana yapılış en büyük ihanettir. Türkiye'yi çağ atlatacak projeler engellenmek isteniyor. Uluslararası taşımacılık devlerini rahatsız eden üçüncü köprü, hava yolu şirketlerini zora sokacak olan üçüncü havalimanı gibi projeleri yapan iş adamlarının hedef alınması, operasyonların da gerçek niyetini ortaya koyuyor. Seçim ayarlı 17 Aralık operasyonundan sonra başlatılan ikinci dalga ile ortaya atılan iş adamı isimlerinin bu projeleri yapanlar olması gözlerden kaçmazken, mal varlıklarına tedbir konularak projelerin tamamlanmasının önlenmesi ya da geciktirilmesi amaçlanıyor.

kanal istanbul
Face Gazetesi operasyonun Akpartinin güçlü ismi Hüseyin Çelik değerlendirmesini aktarmıştır. 3.cü köprünün üçüncü havalimanının yapan iş adamlarına hedef olduğu söyledi. Hüseyin Çelik, şöyle konuştu: İkinci operasyon dediklerinin operasyonuna baktım. Mallarına tedbirler konulmaya çalışılan, yahut şekilde yerlerle ilişkilendirilenlerin bakıyorsunuz, Ya üçüncü havaalanını yapacak olan yada şu anda üçüncü köprüyü yapacak olanlar 3cü havalimanının Avrupanın içinde birilerini rahatsız etti. İstanbul'daki dünyanın en büyük havalimanı 3cü havalimanının bittiği zaman Uçaklar Frankfurtun durmayacak 3,çü havaalanı ihalesi yapılırken de devlet iş adamlarına parada ödemedi? Hayır. Bu iş adamları kendi kaynakları bu havaalanını inşa edecekler. Devlete 22 milyar euro ve KDV para ödeyecekler B80 milyar TL eder. Aşağı yukarı 10 milyarlık yatırım yapacaklar Bu parayı kamu bütçesi alacak.

23 Aralık'ta açıklanan Derin darbe soruşturması çok ilginç soruşturmadır 50 milyon kişilik 3,cü bir hava yolunu yapmak için adım attığımızda Gezi olaylarında ve son olaylarda hedef alındık. Bu son soruşturmada biliyorsunuz havaalanı işine giren iş adamları hakkında tedbir kararı alındı. Bu tedbir kararı kaldırılmazsa o havalimanı yapımı ciddi derecede tehlikeye girecektir. Kredili erişim için bu tür davalar engel oluşturabilir. Buda yetmedi IHH gibi İslama faydalı kurumlarada hedef alındı.

3. köprü
Son yıllarda ülkemizin ulaşım, altyapı, enerji ve savunma alanlarında mega projelere dev hamlelerin uluslararası lobileri rahatsız etti. Türkiyemdeki projelerden bazıları şöyledir.

Kanal İstanbul: 15 milyar dolar
Ankara-İstanbul YHT: 4 milyar $
3. Havalimanı: 36.3 milyar euro
Haydarpaşa Limanı: 5 milyar dolar
Sinop Nükleer Sant.: 22 milyar $
3. Köprü: 4.5 milyar lira
Akkuyu Nükleer Sant.: 20 milyar $
Ankara-İzmir YHT: 4 milyar dolar
İstanbul-İzmir Oto.: 16 milyar $ Taarruz Uçağı (JSF): 16 milyar $
Avrasya Tüneli: 1.3 milyar dolar
Sea Hawk Deniz Helikopteri: 557 milyon dolar
Marmaray: 5 milyar dolar
Sivas-Kars YHT: 4 milyar dolar
ALTAY Milli Tankı: 500 milyon dolar.
M60 Tan Modernizasyonu: 687 milyon dolar
Mayın Avlama Gemisi: 625 milyon dolar
ATAK Helikopteri: 3.3 milyar dolar
Yeni tip denizaltı: 2.7 milyar $
Ankara-Sivas YHT: 2.5 milyar $
Ulaştırma Uçağı: 1.7 milyar dolar

11 Ocak 2014 Cumartesi

Zekeriya Öz'ün Olağan dışı Serveti Araştırılmalı

Zekeriya Öz'ün Olağan dışı Serveti Araştırılmalı
Zekeriya Öz'ün mal varlığına dikkat edilmesini, özellikle Bursa'da kız kardeşinin müthiş servet yapmasına dikkat çekildi
Ergenekon, Balyoz gibi asrın davalarında önemli kararlara imza atan hakim, mesai arkadaşlarının paralel yapıya nasıl hizmet ettiğini anlattı… O Balyoz, Kafes, Ergenekon başta olmak üzere birçok mahkemeye hakim olarak katıldı. Önemli kararlarda imzaları vardı. Paralel yapının istediği kararları vermeyince bir anda İstanbul'dan gönderildi. Halen önemli bir mahkemenin başkanlığını yapan hakim, Akşam gazetesine paralel yapının yargı içerisinde neler yaptığıyla ilgili önemli açıklamalarda bulundu.

zekeriya öz
   Bir dönemin özel yetkili hakimi, paralel yapıya hizmet veren meslektaşlarını anlattı: Örgütlü bir çalışma var. Deliller önce basına servis ediliyor. Hem teknik, hem de fiziki takip görüntüleri basına servis ediliyor. Amaç kamuoyunun desteğini almak. Haberler gazetelerde yer bulduktan sonra savcılar harekete geçiyor. Genellikle kendilerinden olan hakimlerin nöbet gününe denk getiriliyor. Bu kişilerin tutukluluğuna itiraz ediliyor. Böyle olunca da bir üst mahkeme buna karar veriyor. Üst mahkeme bu kişilere tahliye verdiği zaman yine aynı basın tarafından linç ediliyor. Hatta bir davada tahliye kararı veren bir mahkeme başkanı ‘paralel yapı' tarafından manşetlerle linç edildi. Farklı görüşte olan hakim ve savcılar istenmiyordu. Şimdi devlet içindeki paralel devlet konuşuluyor. Bu devlet nasıl ortaya çıkacak? Kim çıkartacak. Bunu ortaya çıkartacak olan kişiler bizleriz. 2006 sonrası Beşiktaş'ta çalışan ne kadar hakim ve savcı varsa bu kişilerin dinlenmesi gerekir. Bu kişiler dinlensin o zaman yargı içerisindeki bu yapı ortaya çıkartılmış olur. Bana bir milletvekili gelsin Yargıtay'a kadar olan isimleri tek tek açıklarım.
Yaşanan süreç, örgütlü olduğu ve bu yapı içinde yer alanların bazıları siyasi ya da maddi rant, makam ve mevki kazandı. Bir arkadaşımızın tayini Beşiktaş Adliyesi'ne çıktı. Bu yapıyla alakası yoktu. Hedefi yüksekti. Hemen adliyedeki yapının mihenk taşı olan savcıyla diyaloğa geçti. Bu kişi daha sonra karşımıza mahkeme başkanı olarak çıktı. Ergenekon, Balyoz ve Oda TV gibi davalarda tutuklamalar yapan bazı hakimler ödül olarak Yargıtay'a seçildi. Beşiktaş'ta böyle iki hakim Yargıtay'la ödüllendirildi. HSYK, bu yapının mihenk taşıdır. HSYK olmasa bunlar bu işleri yapamazlar. HSYK ne yapıyor? Örneğin 5 yıldır hukuksuz yargılama yapan, ifade alan savcı ve hakimler hakkında bir tane bile disiplin cezası verilmedi. Disiplin cezasını geçtik hepsine birer ödül verildi. Ya terfi ettirildiler ya da daha iyi yere getirildiler. Tahliye veren, bunların istediğini yapmayan savcı ve hakimlerin ise yerleri değiştirildi. İl dışına gönderilen arkadaşlarımız oldu.

Kamuoyu tarafından da bilinen işini iyi yapan bir arkadaşımız için linç kampanyası başladı. Bir davada tahliye kararı vereceği konuşuluyordu. Hemen atağa geçildi. Bu arkadaşla ilgili kara propaganda yapılmaya başlandı. Bir örgütle bile ilişkilendirdiler. Kendisi hakkında dedikodu üreten kişileri bulmak için o dönem Başsavcı Vekili olan Turan Çolakkadı'ya gitti. Çolak kadı bu kişileri bilmediğini söyledi. Arkadaş ısrar edince Çolak kadı ayağa kalkıp ‘Hakim bey burada o kadar bizi kaale almayan savcı var ki ben bile operasyonları televizyondan öğreniyorum' demiş. Arkadaş çıkmış. Özel Yetkili Mahkemeler dinleme kararlarını veriyordu. Polis de istediği kişiyi dinliyordu. Bu yapı ortaya çıkartılırsa kimler hakkında ne zaman dinleme kararı verdiği de ortaya çıkar. Bu yapıda en etkin rol polisindi. Polis dosya getirirdi, mahkeme onu uygulardı. Tersi asla yaşanmazdı. Bunların basını tarafından linç edilen bir kişinin serbest kaldığını gördünüz mü? Bir kişiye yakalama kararı çıkınca o kişi valiziyle gelirdi. Çünkü tutuklanacağını biliyordu. 3 Temmuz operasyonu oldu. Aziz Yıldırım iki ayrı iddianameden bahsetti. ‘İddianameyi adliyede polis yazdı' dedi. Bu o zaman kimse tarafından ciddiye alınmadı. Hatta komplo olduğu söylendi. a adam daha ifade vermemiş ama adresine Metris yazılmıştı. Polis tutuklanacağını önceden mi biliyordu? Polis müneccim miydi? Hukuksuz o kadar şey sayabilirim ki. İki cilt ansiklopedi olur.

----

Zechariah, The Essence Of The Extraordinary Wealth Of The Investigated
Zekeriya oz, the attention to the needs of assets, especially in Bursa awesome sister wealth, attention was drawn to do

The Ergenekon, the Sledgehammer in the century, as the major decisions in the cases of the signature of the judge of work friends parallel structure told how...
He Sledgehammer, Cage, Ergenekon, including many as a judge on the court, joined in. Onemlikararlarda signatures. Parallel structure of istedigikararlari did not give a time sent from Istanbul. Still an important one, who headed the court's judges, the Evening newspaper paralelyapinin within the judiciary what is important statements about the plight found. A special authority for a period of about parallel structures that serve their colleagues told me: Organized. The evidence before the beginning of the service. Both technical and physical takipgoruntuleri the beginning of the service. The purpose is to get the support of public opinion. News gazetelerdeyer after finding that prosecutors on the move. Usually, one of the judges who had marks the day of the seizure of the fetching. These individuals to appeal to the detention. Such as it is, it is a superior court to decide. Top court to evacuate these people gave the same time by the press is being lynched. Even in the case of a decision to evacuate the president of the court, who is a ‘parallel structures' by headlines with lynching. Different opinions of the judges and prosecutors were asked to. Now the state in parallel to the state treasury. In this state, how will it be released? Who will bring. It will bring people we are. after 2006, the Besiktas running, how much, and if not, the prosecutor of the rest. These people then let them rest this structure within the judiciary, which has been excavated. Let me come a deputy to the supreme court of up to individual names I explain.

The process is organized within this structure, and in some of the areas of political or economic rent, position and authority won. A determination of our friends, Vs the output of a Courthouse. This structure, there was nothing to do. The goal was higher. Immediately, the courthouse, the cornerstone of the prosecutor passed dialogue. This person then we face the output as the president of the court. Ergenekon, a Sledgehammer and OdaTV arrests in such cases, as a reward, some judges of the court elected. Besiktas such two judges of the supreme court, has been awarded. The high council, this is the cornerstone of the building. The high council is not that they can not. The high council is doing what? For example, 5 years unlawful trial, who, prosecutors and judges, the expression for the field about even one disciplinary punishment is not permitted. Disciplinary punishment, and we passed each award was given. Or were promoted to or better than they were brought to the place. Evacuation, giving them who do not want to prosecutors and judges is changed places. Il sent out to our friends.

----

Захария Mahiyyəti Qeyri-Adi Bir Sərvət Lazımdır Ki, Tədqiq Olunub
Üstünü, əslində, başa diqqət mövcudluğu, xüsusilə Бурсе bacı nə gözəl sərvət bacardım diqqət

"Эргенекон", кувалда əsrin olduğu kimi, mühüm qərarlar imzalandığı təyin hakim mesai dostları paralel strukturlar xidməti məlumat verdi ki,...
O, кувалда, hörmələr, " Эргенекон " əvvəlində bir çox, o cümlədən məhkəməyə iştirak hakim kimi. Onemlikararlarda imza yox idi. Paralel strukturlar istedigikararlari vaxt qoymayacaq Mesaj İstanbul. Hal-hazırda xeyli məhkəmənin, hakimin sədrliyi altında olan qəzetdə axşam paralelyapinin məhkəmə ərzində yaptigiyla mühüm tapa təsviri. Dövründə xüsusi səlahiyyətli hakim, paralel qurumlar xidmət barədə mənə danışdı həmkarları: təşkilatçılığı ilə iş. Sübut başlananadək verilir. Həm texniki, həm də fiziki takipgoruntuleri verilir əvvəllərində. Məqsəd dəstək ictimai rəyin. Xəbərlər gazetelerdeyer sonra olduğu prokurorluğunun tədbirlər görməlidir. Bir qayda olaraq, özlərinin də hakimlərin ki, ələ gün düşür, almaq. Bu insanlar, azadlıqdan məhrum edilmiş şəxslərin saxlanıldığı basın hazırda mübahisəli olan. Belə ki, məhkəmə onun üst həll etmək. Ali məhkəmə köçürülməsi üçün şəxslərin, o zaman yenə press-link görə, hal-hazırda. Hətta bu halda evakuasiya məhkəmə qərarı olan prezident paralel strukturunun " başlıqları idi линчевали. Müxtəlif baxışları olan hakimlər və prokurorlar xahiş bilmədi. İndi daxilində dövlət, paralel olaraq dövlət demək deyil. Bu dövlət necə çıxacaq? Kim проверю. Bu olacaq aşkara çıxarmaq, həmin люди. sonra 2006 Beşiktaş işləyir ki, hələ ki, hakim və prokuror, əgər bu insanlar istirahət etmək lazımdır. Qoy, bu insanlar yurisdiksiya, yəni çərçivəsində bu qurumun machine aşkar olunacaq. Mənə gəlib deputatı Yargitay qədər ayrı-ayrı adlar ki, mən объясняю.

Baş verən proses, mütəşəkkil ki, bu qurum bəzi sahələrdə, siyasi və ya maddi аннуитета, hakimiyyətinin və qazandı. Dostumuz olan müəyyən " Спартак " Adliyesi da çıxış edir. Bu qurumun heç bir şey yox idi ortaq. Məqsəd yüksək idi. Dərhal məhkəməyə qurumun təməl prokurorluq ki, öz dialoqu keçirilib. Bu adam, onda məhkəmə rast prezident kimi oldu. "Эргенекон", кувалда və OdaTV olduğu kimi, həbs edir, bəzi hakimlər mükafat kimi Yargitay seçilməsi. Beşiktaş bu üstünlük iki Yargitay daha təltif olunmuşdur. HSYK, bir пробным daş bu qurumun. HSYK, baxmayarayox idi. Evakuasiya verilməsi, onların istəmir, prokurorların və hakimlərin olan yerdə dəyişdirilib. Dairəsinin göndərilmiş kənara dostlarımızın idi.
kaynak milat gazetesi 

q ki, onlar bunu edə bilər, bu işi. HSYK, o nə? Məsələn, 5 il hukuksuz mühakimə edir, ifadə üçün sahələri prokurorların və hakimlərin və hətta o, haqqında intizam tənbeh tədbirlərinin tətbiq edilməsinə yol verilmir. İntizam tədbirləri üçün biz keçmişdir, bütün bu mükafatı idi присуждена istədi. Ya edilmişdir перемещены artım və ya daha yaxşı harada onlar

İctimaiyyət yaxşı bilirik ki, edir bizim dostumuz link başlamaq üçün kampaniya. Bu halda evakuasiya qərarı olduğu qeyd edilib. Dərhal hücum обогнал. Bu, dostu ilə bağlı torpaq keçirilməyə təbliği. Təşkilat, hətta iliskilendirdil onlar. Özü haqqında dedi-qodu, insanları tapmaq istehsalı üçün həmin dövrün baş prokurorunun müavini olan Turan Colakkadi getdi. Colakkadi dedi ki, bilmirəm bu insanları. Dostlar настаивают zaman Colakkadi durub, ‘Hakim bəy, bizim belə ki, o, burada kaale prokuror var ki, mən hətta əməliyyatların tv mən öyrənmək edirəm'dedi. Dostlar peyda oldu. Xüsusi səlahiyyətli məhkəmələr qulaq asmaq qərar verdi. Polis də istəyir insan eşitmirdi. Bu qurum yarandı извлечен, hər kəs bilir ki, zaman dinləmək qərar, ki, baş verə bilər. Bu qurum ən fəal rol polis idi. Polis fayl, əgər məhkəmə onun uygulardi. Əksinə, heç vaxt oyanıb. Onların press-линчевать adam qalıb sərbəst görmüsünüz? İnsana ələ qərarları ki, insan, zaman baqaj biri gələcək. Çünki tutuklanac ki, bilirdi. 3 iyul əməliyyat idi. Müqəddəs ildırım, iki ayrı-ayrı обвинительное rəyi biri qeyd olunur. ‘Обвинительное rəyi məhkəməyə vermək, polis yazır " dedi. Bu, o vaxt heç kəs ciddi bilmədi. Hətta sui-qəsd və dedilər ki, bir oğlan bildirmək daha çox, lakin heç verə ünvan tad yazılıb, heç vaxt. Polis tutuklanac ki, əvvəlcədən bilirdi ki, nə olub? Polis ürəkaçan? Hukuksuz, o qədər ki, mən gözləyirik. İki tom ensiklopediyası.

10 Ocak 2014 Cuma

İslam Adına Suç İşleyen Polisler Varsa Bunu Kim Yakalar. Kanunsuz Kanunmu!.. Devlet mi !.

Ya yurt ya hapis
Konya da başlatılan Okyanus Şirketler Grubunun  Başkanı, Nusret Argun, Konya il Emniyet Müdürlüğü, Kaçakçılık ve Organize Suçlar Şubesi'nin, 2008 de yaptığı operasyon 249 kişi ile birlikte gözaltına Okyanus Şirketler Grubunun  Başkanı, Nusret Argunde alındı. 5 yıl tutukluluğun ardından hukuk katliamı ile 180 yıl hapisle ceza alır iken 117 kişi değişik cezaya çarptırıldı. Emniyetin Operasyonu ve Adaletin yargılama süreci birçok yaşanan skandal ise adeta tarihe büyük ayıp olarak gecti. Okyanus Şirketler Grubunun  Başkanı, Nusret Argun'un 'silahlı örgüte Adana Ağır Ceza Mahkemesinde yargılanıp ceza alması ile alakalı eski şirket çalışanının şantaj ile ifade alındığı operasyon, ünlü iş adamınacemaate yurt isteğine direnmesi ile start almıştı. Okyanus Şirketler Grubunun  Başkanı, Nusret'a yönelik yapılan organize operasyon, Okyanus Şirketler Grubunun  Başkanı, Nusret Argunun vefat eden ortağı hayrına İstanbulda 12 Milyon TL lik yurt yaptırıp cemaate bağışlaması isteği ile başladı. Okyanus Şirketler Grubunun  Başkanı, Nusret Argun, 2006 yılı Florya'da cemaate faaliyet gösteren 80 kişilik yurda, ortağı Rıfkı Biroğlu'nun adını verdi. Daha sonra cemaatin Konya sorumlusu olarak bilinen E.Ç. konyadaki bankanın Konya Bölge Müdürü eşleri ile birlikte Okyanus Şirketler Grubunun  Başkanı, Nusret Argun'un ziyaret geldi. Ziyaret açıkça İstanbulda yapılan yurt aynısı Konya'ya yurt talebin de bulunuldu. Okyanus Şirketler Grubunun  Başkanı, Nusret Argun ise bu talebi İstanbul'da bağışı gönlümden yaptığını  isteği baskı ile yerine getirsem hayır sevabı dahi almam. Size faydası olmaz diyerek kabul etmedi. Ziyaretten iki ay sonra polis ihbarı bahane ederek Okyanus Şirketler Grubunun  Başkanı, Nusret Argunun evinde bomba ihbarı bahanesi ile ofisinde arama yaptı. Arama sırasın da Okyanus Şirketler Grubunun  Başkanı, Nusret Argun'un yatak odasına böcek yerleşti. İş yerine kamera yerleştirildi. 

Okyanus Şirketler Grubunun  Başkanı, Nusret Arguna hayat adeta zindan edildi. Okyanus Şirketler Grubunun  Başkanı, Nusret Argun camlarına tehdit yazıları, evine ve iş yerine mahkeme kararı alınmadan böcekleri ve kameraları savcılığa bildirdi. KOM polisleri arama için geldiklerin de böcekleri yerinde bulamayınca telaşla mahkemeden karar almaya çalıştılar.. Konya'da hiçbir mahkeme karar vermedi. Karar Ankara'dan mahkemede alındı. Karar öncesi yapılan dinleme ise hukuksuz şekilde dosyanın işlendi. Bu baskıda Konya Emniyet Müdürü Salih Tuzcu arkasında olduğu o zamanın KOM Şube Müdürü Anadolu Atayünün emekliliğe ayrılan Tuzcu, cemaate yakınlığı ile bilinen Güvenlik Strateji Araştırma Merkezi başkanlığına geçti. 17 Aralık operasyonu birlikte paralel devlet iddiası görevden alınan polis memurlarına destek verirken göreve atanan polisleri siz 'geçici geldiniz diyerek küçümseyerek üstü kapalı tehdit ve şantaj edercesine hakaret içeren yazıları kaleme aldı. O zamanın KOM Müdürü Anadolu Atayün ise Hanefi Avcı içeriği atıldığı Devrimci Karargah, Ergekenon operasyonlarını da yapan, 7 Şubat'ta da Hakan Fidan'a karşı KCK ile alakalı fezlekeyi hazırlayan İstanbul da Terörle Mücadele Müdürü Yurt Atayünün kardeşi idi. Şu an başka görevde bulunan Atayün dershane sürecine açıkça cemaate twit'ler .destek vermeye devam etmektedir.

Türkiye'nin iş adamlarının yargılandığı Okyanus davası'nın sanıkları örgüt olarak ceza alması için özellikle her şey yapıldı. Konyanın Cumhuriyet Başsavcılığı Adana Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığına ilettiği, savcılığın yaptığı incelemeler dosyanın görev alanına girmediği gerekçesi ile Cumhuriyet Başsavcılığının iade ettiği dosya, cebir, şiddet delillerinin özellikle üretilerek özel yetkili savcılığının yetkisi alanına sokuldu. 

Nusret Argun'un dosyası içinde şiddet unsuru ile alakalı delil bulunmadığı için Adana'dan Konya'ya iade edildi. devreye paralel yapılandırmanın polis gücü girdi. Hırsızlık yapması nedeni ile 4 yıl öncesi işten atılan Özgül Büyük alemdara alakasız zorla ifade ile şiddet unsuru dosyasına eklendi. Özgül Büyük Alemdar, şirketin sahibi Argunun  zorla ve tehdit ile senet imzalattığıyla alakalı şikayetçi olduğunu belirtti. Adana'dan iade edilen dosya, Özgül Büyük Alemdar'ın şikayeti eklendi. 1 gün içinde tekrar Adana ya Özel Yetkili, Cumhuriyet Savcılı makamına gönderildi. Zorla delil üretilerek sahte soruşturma açılması sağlanarak Nusret Argun'un linç edilmesi için devlet kullanıldı.

Adana'da mahkeme, özel yetkili yargılama için olmazsa olmazı cebir ve şiddet iddiasındaki Nusret Argun'u beraat karar verdi. Argun'un beraat etmesi ile dosya görevsizlik kararı ila özel yetkili mahkeme kapsamından çıktı. Buna rağmen Adana 6. Ağır Ceza Mahkemesinin dava ile alakalı yargılamaya devam etti. Paralel yapılandırmanın hedefine kişiler dosyanın ilgisi olmadıkları halde eklendi. MK 250. maddenin iddia edildiği örgüt suçu ile alakalı olmayan bir çok kişi suça eklenmişti Bir çok kişinin sanık yapılarak dava uzaması sağlandı. Mahkeme, isimsiz, imzasız ihbar mektupları delil olarak değerlendirdiği tutarsız bununla da bitmedi. Mahkeme heyeti bilir kişi incelemesinin gerektirdiği bir çok belgeleri dikkate almadı. Mahkeme, azami tutukluluk süresinin aşılmasının 5 yılı geçirmemek için dava dosyasını bir çok işin yapılmasının da engellemesini sağladı Sanıkların telefon tapeleri ekleme çıkarma var iddiasını değerlendirmeden devam eden mahkeme çeşitli iddiaları da ispat için Argunın  tapu kayıtlarını da talep etmedi. 

Okyanus Şirketler Grubunun  Başkanı, Nusret Argun'a 180 yıl hapis cezasının mahkeme+paralel devlet+kanunların zorlanması+yalan yanlış delil ile zorla mahkumiyete devletin alet edilmesi hiç bir ahlaki ve din anlayışına sığmaz. TCK'nın zincir suçları düzenleyen 43. maddesi Bir suç işleme kararının icrası kapsamın da, değişik zamanlar da bir kişiye karşı aynı suçun birden fazla işlenmesi durumun da, bir cezaya hükmedilir deniliyor. Okyanus Şirketler Grubunun  Başkanı, Nusret Argun'a yaklaşık 70 ayrı ihalenin her birinde 2'şer yıl cezanın verilmesi yine başkasının üzerine kayıtlı 10 adet sim kart kullandığı gerekçesi ile her sim kart için ayrı ayrı cezalar verilmesi hangi kanuna ve maddesine göre hükmedildi. Bu sorular Adaletin, Adaletsizliğin aşası olduğu, aynı mısırdaki gibi darbecilere göre adalet üretimi yaptığının kanıtı ve delili oldu. Bunun gibi binlerce hukuksuz işlemin yapıldığı adli sistemde bunu yapanların cemaat kisvesinde İslam adına yapmaları bu suçun ne kadar ağır ve islamın ne kadar çok kullanıldığı ortaya çıkarıldı. Aynı polis zihniyetinin başörtülü kızlara yıllarca çektirdiği mezalim bunu menfaatlerine kullanma olarak gizliden cemaat şemsiyesini kullandıkları gözükmektedir.

Bazı alıntılar Yeni Şafak Gazetesindendir.

6 Ocak 2014 Pazartesi

Siyonizm Hizmetçisi Emperyalist Güçler Ülkemizdeki 3 Strateji

Başbakan Ramazan Bayramı'nın ilk günü
Merhum şeyhi Mehmed Zahid Kotku K.S. Hazretleri'nin kabrini Ziyarette
Yabancılar halk tabiri ile Siyonizm'e hizmet eden Emperyalist güçler ülkemizde 3 denemede şunu fark ettiler. Türkiye liderlik artık kıvama geldi, Ne yapılırsa yapılsın popilite Başbakan Tayyip Erdoğan lehine çalışıyor. Bu aşamadan sonra Başbakan Tayyip Erdoğan'ın aleyine yapılacak her şey Tayyip Erdoğanın yine lehine dönecektir. Anlaşılan liderin aleyhte eşiği aşılmıştır. Bundan böyle Başbakan Tayyip Erdoğan yapılacak üç strateji vardır.

1- Sessizce asgari müşterekler de anlaşmak. Yeni bir stratejik skandal açığa çıkana kadar ortamı rahatlatmak ve Aleyine sebepleri imar etmek. Çevresini çürütmek, etrafındaki demirbaşları satın alıp, iktidar yarışında bir birbirlerine fitne çıkararak derin darbeyi ihanet çemberinde gerçekleştirmek

2- Olağanlığa bırakmak, bir müddet sonra sessiz suikastle, olağanmış süsü verilerek hayattan silmek

3- Bir müddet kendi haline bırakmak. Bu arada, sonrasın da silmeyi göz ardı edilemeyecek müşterek projeler üretmek ve uygulamak. Bu sayede geri dönüşü olamıyacak şekilde anlaşmayla hareketlerin kontrolü sağlanmış olacaktır.. Etrafındaki tüm gelişmeleri bunun değerlendirmesi eşiğine sokmak Sonuçları yapılmadan bağımsız hareket etmesini mümkün kılamayacaktır. Orta ve uzun vadede tehdit olacak iktidar ikonunu etkisiz ve zararsız hale getirilecektir.

Dikkat edersek son günlerde Başbakan Tayyip Erdoğan  füze projesi ile ters strateji yapmış, Siyonistler de eşine az gözüken, tuzakların pişmeden, tam hazırlanmadan uygulama ve ani hareketine maruz kalmıştır. Bu kontrolsüz çıkış sonucu darbeyi başarma umutları hazırlıksız ve ani olması Türkiyenin bir Mısır olmadığı gerçeğini unutmak, yapılan darbenin başarısızlığına sebep teşkil etmiştir.

"Aslında kalem derki, Yukarıdaki 3 strateji de halen hayatın içinde devam etmekte"
Allah Siyonistlerin ve onların ayak takımı Emperyalistlerin oyunlarını İnşa Allahbaşlarına geçirsin. Amin

5 Ocak 2014 Pazar

Bedduası Döner Dolaşır Yerii Bulur. Beddua İadeli Taahhütlüdür.

Bedduası Döner Dolaşır Yerii Bulur.

Hocaefendinin bedduası kendini göstermeye başladı yorumsuz

Rasûlüllah Efendimiz  s.a.v. "Ben lanetçi olarak gönderilmedim." (Müslim, biri 87) buyurur. Bir mü'mine lanet (beddua) etmenin, onu öldürmek gibi olduğunu bildirir. (Buhârî, edep 44)

Yine Efendimiz  s.a.v. "Yapılan bir lanetin (bedduanın) yerine vardığında haksız yere yapıldığını görünce sahibine döneceğini" haber verir. (Tirmizî, birr 48; Ebû Dâvûd, edep 45)

Cemaate Çok Sert Operasyon Geliyor Başta Sizi Efendileriniz Kurtarsın Hain Savcıya Haddi Bildirilecek

Efendiler Kurtarmaya geliyor Seni Kim Kurtaracak.

Efendiler Kurtarmaya geliyor Seni Kim Kurtaracak.
Gülerce: Cemaate operasyon yapılacak!

Hüseyin Gülerce Erdoğan'ın operasyonlardaki çıkışları ve cemaatin tavrı hakkında konuştu.
Zaman Gazetesi Yazarı Hüseyin Gülerce, önümüzdeki günlerde Gülen Cemaati'ne yönelik büyük operasyonlar yapılacağını savunarak, "Daha önce yaşanmamış bir operasyonu yaşayacağız. Pazartesi de başlayabilir, Uzakdoğu ziyareti sonrası da" dedi.

Zaman gazetesi yazarı Hüseyin Gülerce, Beyaz TV'de Cemaat ile hükümet arasındaki ilişkiyi değerlendirdi, ilginç yorumlar yaptı. İşte Gülerce'nin konuşmasından önemli satır başları:
Çok büyük bir fırtına geliyor diyorum, bunu bazı siteler tehdit ediyor diye veriyor.
Fırtına geliyor dediğiniz zaman tehdit değil tedbirinizi alın demektir. Benim alacağım tedbir duruşumu bozmamaktır.

Ben sıkı duralım diyorum. Bu olay ne Selçuklu da yaşandı ne Osmanlı da.Böyle yangın sünniler arasında hiç yaşanmadı. Tedbir hükümete yönelik tabi. 700-1000 polisin yeri değişti. Herkesin burada dikkat çekeceği şey hukuk. Yanlış yapanlar hukuk çevresinde değerlendirilsin.

O SAVCI DEMEDİYSE ÇIKIP AÇIKLASIN
Gelsin 'sizi efendileriniz kurtarsın' demediyse o savcı çıksın açıklasın. Sayın Başbakan'ı bu şekilde tahrik eden varsa ortaya çıksın.'Paralel yapı'ya bir operasyon geliyor. Başbakan'ın dünkü toplantısı da bunun bir göstergesidir. Başbakan, toplantıya kendisini eleştirmeyen isimleri çağırdı. Bu şunu gösteriyor, Başbakan bir karar vermiş kendisine destek veren gazetecilere bu fikrini açıkladı.

Daha önce yaşanmamış bir operasyonu yaşayacağız. Pazartesi de başlayabilir, Uzakdoğu ziyareti sonrası da. Ama böyle bir operasyonu daha önce Türkiye görmedi. Bu toplantıdan çıkan ana fikir Başbakan'ın operasyon konusunda kararlı olması.
Netice ne olursa olsun büyük sıkıntılar yaşayacağız. Daha önce Hizmet hareketine böyle bir bakış açısı olmamıştır. Bu olaydan yara almadan kimse çıkamaz.

Bu kasırganın şu anda sadece ben değil Sayın Baykal da farkında.
Sayın Cumhurbaşkanı televizyona çıkmıyordu. Neden çıktı. Neden Gül, Fehmi Koru'yu ABD'ye Gülen'in yanına gönderdi. Hizmet Hareketi de yanlışlar yaptı. Özeleştiri yapılmalı.
SEÇİMLERDE.Bu arada Sayın Gülen o iddialara da cevap vermiş. Ben oyumu Yalova'da AK Parti adayına vereceğim dedim. 'Muhalefetle işbirliği yapacaklar, İstanbul'da Sarıgül'ü destekleyecekler'. Sayın Cumhurbaşkanı yazılan, Sayın Başbakan'a da okunması arzu edilen mektupta da var. Kendisinin ve sevenlerinin dün neredeyse, şu yaklaşan seçim sürecinde de aynı yerde durduğunun bilinmesini istiyor.
Gülerce, 'Cemaat, Mustafa Sarıgül'e destek verecek diyorlar. Herkes bulunduğu mahalde istediği yere oy verir. Benim oy kullanacağım yer Yalova, AK Parti adayına oy vereceğim. Mektupda da belirtildiği gibi seçimlerde yine aynı yerde duracağız' dedi. Devlet içerisinde bir grubun paralel yapı adı altında, belgeleri varsa bunu ortaya koyarsın. Ama benim aklım bunu almıyor.

Cemaate İlk Dava İmamın Fişi Çekildi

Cemaate İlk Dava İmamın Fişi Çekildi
Bilinmeyen aslında iş Başsavcıda bitiyor. Başsavcı her şeyden haberdar. Haberdar değili oynuyor. Bir yandan genç savcıları fişekliyor, diğer yandan üç maymunu  güzel oynuyor. Zaten sözde geçiremiyor. Yanlış hesap Tayyip te bozulur . Adam orduya rest çekti 4 saatte komutan kalmadı. Savcılar bunun farkında değil. Yılların tabusu yıkılmış onlar hala telden araba yapıp oynamaktalar. İşte camianın en büyük ayıbı gelişim olsa gereki. !... 
Mehmet Ali Şahin kardeşimizin sözlerine geçelim bakalım. Eh artık bizim devrede ihtiyarladı Siyaseti iyice kaptı. Belli mi olur Başbakan fikir değiştirir. Bir bakarsınız Mehmet Ali Şahin Cumhur Başkanı oluverir. Hayırlısı...

Haydin hayırlısı küreklere asılmaya başlandı. Bu işlerin adı siyaset ve siyasetin kısası pahalı olur.
Cemaatin imamı demek ki hazırlandı ve şimdi fişede çekilecek kuzu kuzu baş gidecek. nasıl olsa baş çok verir emrinden birilerini başta  gider başın altıda bu durumda.

Eski Adalet Bakanı ve AK Parti GenelBaşkan Yardımcısı 
Mehmet Ali Şahin, yargıda cemaat imamı olduğunu, bazı dosyaların hakimler tarafından karar verilmeden önce Fethullah Gülen'e gönderildiğini söylemişti. Bunun üzerine Yargıçlar ve Savcılar Birliği Derneği (YARSAV), görevini kötüye kullanan yüksek yargıcın ve yasa dışı örgüt yapılanmasının soruşturularak haklarında gerekli adli tahkikatın yapılıp kamu adına cezalandırılması' talebiyle suç duyurusunda bulundu
YARSAV'ın Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına verdiği suç duyurusu dilekçesinde, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Şahin'in 29 Aralık 2013'te Karabük'te yaptığı konuşmaya dikkat çekildi.
"Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından da yargı içerisinde çete oluşumlarından bahsedildiği, Ankara Milletvekili ve Başbakan Başdanışmanı Yalçın Akdoğan'ın çete oluşumlarının orduya kumpas kurduğu iddialarını telaffuz etttiği" belirtilen dilekçede şunlar kaydedildi:
"Yargıçlık mesleğiyle bağdaşmayacak dosya özetini Fethullah Gülen'e göndererek onun görüş ve talimatları doğrultusunda dosyayı karara bağladığı ve Sayın Mehmet Ali Şahin tarafından da 'cemaatin imamı' olarak bilindiği ileri sürülen şahsın (yüksek yargıcın) ve yargıda kamuoyunda dile getirilen çetenin araştırılarak, bu şekilde görevini kötüye kullanan yargıç ve yasa dışı örgüt yapılanmasının soruşturularak haklarında gerekli adli tahkikatın yapılıp kamu adına cezalandırılmasını arz ve talep ederiz." Başvuru üzerine Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı yargıda cemaat örgütlenmesi üzerine soruşturma başlattı. 2014/7 numaralı soruşturmada Mehmet Ali Şahin ve Yalçın Akdoğan'ın açıklamaları kanıt olarak yer aldı.
MEHMET ALİ ŞAHİN NE DEMİŞTİ?
AKParti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, 'Yargıtay imamı' iddiasını şu sözlerle dile getirmişti:
Burada ilk kez açıklıyorum. Bu haberi aldığımda uzun süre düşündüm ve inanmak istemedim. Araştırdım ve doğru olduğuna karar verdim.
Önemli bir holding başında bulunan kişi hakkında bir ceza davası var ve mahkûm olmuş. Dosya Yargıtay’a gelmiş. Yargıtay’da Cemaatin imamı diye nitelendirilen kişi, bu önemli kişinin dosyası ile ilgili nasıl karar verilmesi noktasında dosyanın kısa bir özeti ile Pensilvanya’ya sormuştur. Bir savcı hakim böyle bir şey yapabilir mi diye düşündüm ama hafızam kabul etmedi. Ama araştırdığımda maalesef bunun doğru olduğunu öğrendim. Kamuda görev almış bir takım işgüzarlar var. Hoca efendi de adalet neyi gerektiriyorsa öyle karar verin demiş, Allah razı olsun. Oraya sempati duyan oraya mensubiyet içersinde bulunan bir takım kamu görevlileri belki yaranmak için bu tür yanlışlıklar yapabiliyor. Yargıda böyle bir düşünce ile hareket edilirse yargıda adalet tecilli eder mi. Maalesef Yargıda ve emniyette böyle bir yapı oluştu”

2 Ocak 2014 Perşembe

OYUN BİTTİ GÜLEN Abdurrahim Dilipak yazdı

OYUN BİTTİ GÜLEN Abdurrahim Dilipak yazdı


Bu Yazımızı Büyük Usta ve Değerli İslam Neferi ve Mücahid Kalemden Değerli yazısını sayfamızda iz düşmesi maksadıyla, yazısını aktarıyoruz. Faydalı olması dileklerimle...



Abdurrahman Dilipak'tan değerli bir yazı, okuyunca gerçekten faydalanacaksınız

Fethullah Gülen Cemaati'nin en önemli isimlerinden birisi saf değiştirip Başbakan Erdoğan'a gitti. Fethullah Gülen in bu önemli ismi elindeki belgeleri Başbakan Erdoğan hükümete teslim etti. Teslim edilen belgeler arasında Fethullah Gülen in İsrail bağlantısına yönelik şoka sokacak belgeler bulunuyor. Kavganın başladığı günden bu yana Fethullah Gülen  içerisinden Başbakan Erdoğan hükümete adeta belge yağıyor. Bu belgeler için özel bir birim kuruldu. Bütün belgeler tek tek tasnif edili yor. Ocak ayında Fethullah Gülene vatana ihanet davası açılması bekleniyor.

Konuyla ilgili gelişmeleri Abdurrahim Dilipak yazdı..
Oyun deşifre oldu!
Bu sabah Fatih’te bir basın açıklamamız olacak, son gelişmelerle ilgili.. Fethullah Gülen  hala direniyor ama, Liberal dostları ile birlikte deşifre oldular.. Oyun bitti!

Graham Fuller’in 25 yıllık hayalleri de buharlaşıverdi bir anda.. İçeride birileri olayların sıcaklığından hala ne olup bittiğinin farkında değil sanırım. Ama onlar da görecekler gerçeği.. Fethullah Gülen in bu ani atağının aslında bir çok sebebi var.. Tamam kötü bir zamanlamaydı, ama sıkışmışlardı.. Çünkü, Gülen’in yerine gelmesi sözkonusu isimlerden biri, Fethullah Gülen  yapısı içindeki kriptoları yakın takibe aldı.

İpin ucu MOSSAD ve CIA’ya kadar gidiyordu.
Oynanan oyunun farkına varınca görevden uzaklaştırıldı.
O da bu işin izini sürdü.
Sonunda elde ettiği bilgilerle Başbakanın kapısını çaldı..

Arınç’ın “bizi uyutmuşlar” dediği kirli oyun bu!
İşin içinde yok yok, Fethullah Gülen  dedikleri yapı bir Truva atı..
Şunu da söyleyeyim, sızdıkları yönlendirdikleri tek “Fethullah Gülen ” yapısı da bu değil! Bildik derin yapı işte; Media Mafia, Sermaye, Siyaset, Bürokrasi, STK, tekmili birden işin içinde..

Peki, madem bunlar biliniyor, ne bekleniyor..?

Söyleyeyim:
Elde o kadar çok belge ve bilgi var ki, bunların gözden geçirilip, yapının efradına cami, ağyarına mani bir şekilde tasnif edilmesi gerekiyor.. Ordu, Polis ve istihbarat örgütü içindeki yapılanmada görev alan yeşil kabuki, aktif profesyonel ve kripto isimler ve bağlantı kurdukları, Media, Sermaye, dış kanalları hepsi ortaya çıkartılmış..
Bu bilgilerin çoğu istihbarat kaynaklı arşiv bilgileri değil, Fethullah Gülen in kendi içinden gelen aktüel bilgiler ve belgeler. Her gün bunlara yenileri ekleniyor..
Bu tasnif işi tamamlanınca, Ocak içinde dava açılır sanırım. Bu ultra modern darbe girişimi ve paralel devlet yapılanması davası Ergenekon ve Balyoz’dan daha ilginç olacağa benziyor.. Ergenekon ve Balyoz’da, kripto isimler dışında profesyonel ve 3. dereceden konuyla ilgili, yukarıdaki adamların büyük patronun adamıyla anlaşmaları halinde günah keçisi olarak kurban edilecek, suçların üzerine yükleneceği bir takım isimler için bu yeni dava bir umut olabilir..
Bakarsınız bu ara birileri ülkeyi terletmek zorunda kalabilir..
Fethullah Gülen Cemaat bu bilgileri Başbakan’a aktaran ismi biliyor.
Başbakan üzerlerine yürümeden acele ile ve panik içinde operasyonu başlatmaya karar verdiler..
Yarın geç olabilir diye düşünmüş olmalılar.. Başbakan Erdoğan da onların harekete geçmesini bekledi.. Ben 6 aydır yazıyordum bu konuyu.. Bu iş bir yıldır masada bekletiliyor..

İsrail İHH konusunda bastırıp duruyor. İsrail’in derdi Mavi Marmara’nın intikamını almak. Dosya zaten masada bekletiliyordu.. Bir türlü uygun zaman bulamadılar. “Tamam başlıyoruz” dediklerinde bir başka sorun çıktı. Hep ertelendi.. Zaten bu süreçte, işin içinde birileri, Fethullah Gülen Cemaatle paralel çalışan bazı kişiler bu gelişmeler sırasında İsrail ve Amerikalı bazı karanlık kişilerin ısrarlı ve kaba müdahalelerinden rahatsız oldukları için, “ne oluyor” sorusuna cevap bulamayan bu kişilerin çevresindekilerle bu sırrı paylaşmaları sonucu gelişmelerden sürekli olarak bilgi aktarıldı..

Fethullah Gülen Cemaatin paralel istihbarat yapılanması ve klonlanan dosyaların arşivlendiği yere kadar hepsi istihbarat kaynaklarının yakın takibine alınmış.

Fethullah Gülen Cemaatin niçin ısrarla MİT’i istediği şimdi daha iyi anlaşılıyor..
Ne mübarek bir gemiymiş şu Mavi Marmara yahu! Bu gün İsrail bir kez daha suçüstü oldu ve komplo ile.. İngiltere’nin Türkiye’deki finansal operasyonu da deşifre oldu..

Birileri İran’a da derin bir ayar çekmeye çalışıyordu, şimdi o ekip de deşifre oldu.. Bu işin Irak ve Suriye ayağı da deşifre olacak daha. Hizbullah ayağı da. Kara para ilişkileri, eroin para, silah takası, hepsi.. Ahmedi Necat dönemi de mercek altına alınacak.. Reformist mollalar, Uğur Mumcu’nun son kitabında anlattığı olayların İran versiyonu hepsi gündeme gelecek!

Kirli oyun deşifre oldu. Bu oyun sadece Başbakan Erdoğan ve AK Parti’ye yönelik değil.
Mısır, Filistin, Suriye, Irak, İran, Pakistan, Afganistan, Malezya, Hindistan, Körfez ülkeleri, yok yok yani anlayacağınız.. İşin içinde Mavi Marmara da var, diğer İslami oluşumlar da.. 110 ülkedeki İHH, TİKA faaliyetleri, Fethullah Gülen Cemaat okulları hepsi bu tartışma dosyasının içinde yer alıyor!

Sahi Fethullah Gülen Cemaat Şam’da Halep’de ne yapıyor?

Amerika Birleşik Devletleri , İngiltere, Fransa, Vatikan, Almanya, İsrail herkes bu senaryoda rol almış.. Gelinen noktada bu olay, doğu da, batı da, Afrika da, Latin Amerika da adı geçen ülkelerin yasama, yürütme ve yargılarında da fırtınalı tartışmalara sebep olacak.. Gülen ve arkadaşlarının daha fazla Amerika’da kalması da zorlaşacak.. Yeni bir ülke bulmak da kolay olmayacak! İsrail’e ya da Vatikan’a yerleşecek halleri de yok herhalde.. Avustralya, Yeni Zelanda ya da küçük bir ada satın almak olabilir mi acaba!

Aslında Fethullah Gülen Cemaatin tabanı tedirgin. Orta kademe, 2 ay içinde bu işi bitireceklerini ve iktidardan hesap soracakları umudunu taşıyor.. Hatta AK Parti’ye karşı dosya savaşları ile, milletvekillerini baskı altına alarak istifa ettirecekleri ümidini taşıyorlar.. Yolsuzluk iddiası ile hakkında dava açılan belediye başkan adaylarına pres uyguluyorlar.. Bir çok kişi tedirgin bir bekleyiş içinde. Çoğu kimse kaybedecek tarafa oynamak istemiyor. Çünkü yağmurdan kaçarken doluya tutulma ihtimalleri var.. Ve Başbakan Erdoğan’dan korkuyorlar. Onun elinde de dosyaların olmasından kaygı duyuyorlar sanki!

Selam ve dua ile..

ABDURRAHMAN DİLİPAK - AKİT
ABDURRAHMAN DİLİPAK/AKİT alıntıdır...

Sağlıklı kalması dileklerimizle ve duayla teşekkürler..

Millet Adına Hukuk İçinde Gangastervari Kişisel İş Takiplerinin Silahşörü Hukuk, Suçsuz Kader Demir''e Duyarsız

Millet Adına Hukuk İçinde Gangastervari 
Bazılarının aklındaki Hukuksuz yapının Hukukta nasıl işlediğini  gösteren bu operasyon sanki restmetti. Hukuk kendine suikast yaptı dedirtircesine operasyon yapmak için konu zorladığını ve bedelini çok ağır millete yükleyerek milletin adına hukuk içinde gangaster vari kişisel iş takiplerinin silahşörü olarak kullandıklarını kanaatine edinmemize sebep oldular.

Anıtlar Kurulu'nda gözaltına alınan Raportör Kader Demir'in tutuklanması soru işaretlerine neden oldu. Nöbetçi mahkemenin usulsüzce tutukladığı kişiler arasında olan Demir'in İstanbul altıncı Anıtlar Kurulu'nda çalıştığı burada memur olduğu 1,5 ay öncesi ikici Yenileme Kurulu'na tayininin yapıldığı. Tutuklamada ve soruşturmada hiç alakası dahi olmadığı tayininden çok öncesi soruşturma takibinin bitirilmiş bir operasyona dahil edilesinin yalızca akrabası dahi olmadığı belediye başkanı ile soy isim benzerliğidir.

Teknik ve fiziki takip süreci 15 ay önce biten soruşturma kapsamına alınan ve  tayini 1,5 ay önce  göreve başlamıştı. Yeni göreve başlayan enteresan olanı neden tayin edildiğini bilmeyen Kader Demirin bu soruşturmadan neden alakasız tutuklanmasıdır.  Soy adının Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir' aynı olması akraba sanılarak tutuklanasına sebep oldu. Hukuk sandığını alır olmuş. Ne  suçu var oda belirli olmayan daha hiç bir şey de izi dahi bulunmayan birini 14 ay önceki bitmiş soruşturma takibinin içine yeni tayin edilen birinin tutuklanarak dahil edilmesidir.. Akrabası dahi olmayan birinin sırf soy ismi benzerliği yüzünden tutuklanması Hukukun nasıl karar verdiğini açık ve seçik göstermektedir.

Cezaevine gönderdiği  nöbetçi mahkemenin Kader Demirin itirazlarına biz yetkili değiliz demesi ve gönderdiği makamın ast olması ve bu hakimlerin adını duyanın davayı ve dosyayı kabul etmemesi de ayrıca hukukta ne kadar ilerlediğimizin göstergesi olmuştur.

Savcının usulsuz İş takibine yardımcı olmayan ve cezalandırmak mahiyeti ile tutukladığı  Fatih Belediyesi ile ilgili soruşturma dosyasında Kader Demir sirf soy ismi aynı olduğu için tutuklu yargılanıyor. Demir'in, Belediye Başkanı Mustafa Demir'le akrabalık bağı bulunmuyor. Diyarbakır Dicle doğumlu Başkan Mustafa Demir'in aksine Kader Demir'in Tunceli Çemiş gezek nüfusuna kayıtlıdır  Avukatlar, memurun soy isminden dolayı operasyona eklenerek Demir'in  suç örgütü lideri olarak yargılamak istendiği görüşündedir. Kader Demir tutuklandığında mahkemeye ' tayinim neden buraya çıktı hiç anlamadım' söylemişti.

Avukatı Emin Canacankatanın  Kader Demiri tutuklandığından beri itiraz dilekçesini inceleyecek merci olmadığını söyledi. Meslek hayatında ilk kez bu manzara ile karşılaştığınım dedi. Avukatı Emin Canacankatan, 'Sulh Ceza Mahkemesi itiraz dilekçesini 12. Ağır Ceza'ya gönderdi. Hakim, tutuklama yapan hakimlerin ismini gördüğünde dosyaya bakmadan Asliye Ceza'nın bakmasının gerektiğini söyledi. İtirazımıza bakacak merci bulamadık. Günlerce “boşu boşuna hapiste yatıyor” dedi.

Anıtlar Kurulunun başkanı, başkan yardımcısı serbest Kader Demir tutuklu. Mağduriyeti anlatacak yer yok. Projelerde mimar olarak danışmanlık yapmış. İşinin karşılığında ücretini almış. Bunu inkar etmiyor. Gizlemesini gerektirecek konu yok. Demir'in söz konusu operasyonlarla alakalı hiç bir ilgisi yok.'

Operasyonda  hiç kimsenin neden tutuklandığı, niçin gözaltında olduğu bile bilinmeyen sahte operasyonla amaçlı  tutuklamaları ifade eden Canacankatan, 'Birinci gün dalgalanan flu ortamda herkes ne olacağı bilinmiyordu. Kader Demir de o ortamda Bakırköydeki Kadın Cezaevine gönderildi. 'Kader  Demir'in 'Kendisinin tayin isteği bulunmamasına rağmen tayin ettirildi. Müvekkilimizin yaptığı yasa dışı işlem yok. Tutuklanmasına sebep olacak konuyla alakalı  karar verme merci de değil. Rüşvet mahal olacak işi de yok. Yapılması gereken işten menfaati olması gerekir. İşinde bu konuda yok. Karar almak istese de karar alacak pozisyonda değil' Avukatı Emin Canacankatan, dün adliyede Savcıya bile ulaşamıyoruz. Bu yapılan normal bir soruşturma değil dedi.

31 Aralık 2013 Salı

Devlet içinde Devlet olmuş Savcılar, Hukuk Adına Darbe Cinayetine Kalkarsa

Devlet içinde Devlet olmuş Savcılar
Devlet içinde Devlet olmuş Savcılar, Hukuk Adına Cinayete kalkarsa Memleket Batar
Bu Başsavcılar Talimat Aldıkları Yerle Birlikte Tutuklanmalı

Başsavcının Örgütlü Suçlar Bürosu'nun yetkisini gasp eden Savcı Muammer Akkaş, bu soruşturmayı bürodan sorumlu amiri Başsavcı vekili Oktay Erodoğan'a,  Başsavcı Turan Çolakkadı'ya bildirdi.
Savcı Akkaş, uygun hakimden gözaltı kararı çıkarttığı gün dosyayı amirlerine iletmeden basına sızdırdı. Savcı yetkisini aşarak İstanbul Valisi ve Emniyet Müdürü hakkında bile soruşturma açmaya çalıştı. Korsan soruşturma girişimi Başsavcı Çolakkadı'ya takıldı.

İstanbul Cumhuriyet Savcısı Muammer Akkaş'ın usulsüz ve yetkisiz soruşturma yaptığının ortaya çıkmasıyla dosyadan el çektirilmesiyle HSYK'nın bazı üyelerinden aldığı talimatla adliye önünde basın açıklaması dağıttı. Aynı gün HSYK korsan bir açıklama yaparak değiştirilen Adli Kolluk Yönetmeliği'nin yasaya aykırı olduğunu iddia etti.

Önündeki mikrofonda açık seçik neyi kimlerin hedeflediği ortaya çıkarmaktadır. Bunlar sanki Füthullah Gülen Hareketini bitirmeye çalışan, Fethullah Gülen Camiasının Komplo ekibi gibi...


Been in the State of the State Prosecutor, Law behalf up to the murder if Pulse

In the State of the State became Prosecutors, Law on Behalf murder tries Hometown Bator This Attorney General Instructions they get annihilated arrested along with

the Attorney General's Organized Crime Bureau's authority usurped the prosecutor Muammar Akkas, this investigation bureau responsible supervisor Deputy Attorney General Oktay Erodoğan of the Attorney General Turan Çolakkadı reported to . Prosecutors Akkas, remove the appropriate custody decision from the judge on the day the file was leaked to the press before forwarding it to his superiors. Prosecutors and Police Chief powers surpassing even about Istanbul Governor tried to open an investigation. Pirates of the investigation, the Attorney General Çolakkadı attempt was inserted.

Istanbul Public Prosecutor's Muammar Akkas made ​​illegal and unauthorized investigation revealed that the uptake of the file by hand at the direction of some members of the High Council press release distributed outside the courthouse. High Council issued a statement the same day pirates Regulation amended the Judicial Police claimed that the law is unconstitutional. 

Clear what the microphone in front of him to reveal who is targeted. Füthullah as if they are trying to finish the Gülen movement, Fethullah Gulen team as a conspiracy of the community ...

29 Aralık 2013 Pazar

Cemaatin Suriye Alerjisi Neden

Cemaatin Suriye Alerjisi Neden

Cemaatin Suriye Alerjisi Neden
Suriye’ye yardım eden hayırsever yardım kuruluşlarına soruşturma hazırlığı yapılması ve buna alerjisini gösteren cemaatin vize verişiyle birlikte Hukuk suriye ye ve mücahitlere yardımı cezalandırma yoluna girdi. İslamiyete tüm had'ları ile saldıran bir hukuk anlayışımı göreceğiz. Yoksa keyfi elindeki yetkiyi Halk için Hak, Hukuk kullanmak için toplumun menfaatine olması için aldığı yetkiyi ilk önce Hakka olan Hakkı linç edercesine yardım edenleri cezalandırmak istemesi nedendir. Dünya’nın büyük duyarsızlık örneği sergileyerek izlediği Suriye Katliamına, Savcılarda duyarsızlıktan öte duyarlı vatandaşları iyilik yapmaktan tutuklamak istemektedirler.,  Fethullah Gülen cemaati de kendine yakın savcılarla bu harekete yardım eden Müslüman yurttaşlarımızın  cezalandırarak katliamı yapanları desteklemekle katliama ortak oldu. 


Cemaatin Suriye Alerjisi Suriye’ye yardım eden yardım kuruluşlarına soruşturma hazırlığı, Suriyeli mazlum sivillerin hunharca katleden Esad rejiminin havadan ve karadan ağır silahlarla vurduğu şu günlerde, Fethullah Gülen cemaatinin tetikçi savcıları yardım yapan vakıf ve dernekleri yakın takibe aldı.Gönüllü yardım kuruluşlarını El Kaide’ye yardım etmekle itham eden Cemaate bağlı çete, çocuk kıyafetleri, bebek mamaları, battaniye, un, Kur ani  Kerim, makarna, sıvı yağ, gibi açlık ve soğuğa karşı sivil halkı gözetleyerek yapılan yardımları terör faaliyeti kapmasına aldılar.
Bunun bedellini Allaha zor ödeyecek olan savcıların, Allah korkularını unuttukları dünya menfaatlerine Hakkı peşkeş çektikleri gibi bir kanıya kapılmamak elde değil. Nasıl olurda Katillere destek verirsiniz ve garip aç soğuk insanlara yardım edenleri cezalandırırsınız anlamak mümkün değil. Müslüman olmadıkları gibi kanıya vardığımız bu savcıların Mollayı Şehit eden hindulardan talimat alırcasına bu eylemleri yapmaya kalkmaları şaşırtıcıdır.
Allah elbet Nurunu tamamlayacak ve o zaman kirli paralar sizi aklayamayacak !..



Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Manisa'nın Salihli ilçesinde Konuştu.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Manisa'nın Salihli ilçesinde Konuştu.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Manisa'nın Salihli ilçesinde Konuştu.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Manisa'nın Salihli ilçesinde Halka konuştu. Ana muhalefet partisi CHP'ye yüklenmek söz eden Erdoğan bir ara 'CHP pisliktir' sözünü kullandı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın konuşmasından satır başları:

CHP’ye gönül verenlere sesleniyorum. Gelin bizimle olun. Gelirken helikopterden indim. Orada kanalın halini o feci gördüm. Allah aşkına kanal Salihli’ye yakışıyor mu? Belediye ne iş yapıyor? Belediye niye bunu temizlemiyor?

Onun için çok çalışacağız. Ben belediyeciyim, CHP pisliktir bunu böyle bilin. CHP kirliliktir bunu böyle bilin. İstanbul’u da ben böyle devraldım. Çöp dağlarından devraldım. Susuz devraldım.

Şimdi de aynı oyun oynanıyor. Birilerinin faiz lobisinde, bakın Salihli’de bu lobilere dikkat edin. Tefecilerin oyununa gelmeyin. Bunlar sülük, sülük. Gerçekten işlevi çok önemli olan bir varlıktır. Ama bunlar sülük gibi değil, sülük kirli kanları emer. Bunlar ise faydalı olanı, kime vatandaşıma, onu emip alıyorlar. 

HSYK da yetkilerini farklı kullanmaya başladı. HSYK başsavcının açıklamasından sonra kalkıyor Danıştay’ı baskıya alıyor. Anayasanın 138. Maddesini çiğnediler. Bir yanlış yaptık. Nedir o yanlış? HSYK onu da yargılayan denetleyen mekanizma vardı. Biz dedik ki, demokrasinin gereğini yapalım. Adalet Bakanlığı’ndaki bu yetkiyi kalktık devrettik. Orada yanlış yapmışız. Eğer şu anda anayasayı değiştirecek bir güce sahip olduğumuz anda bu değişikliği yapmak durumundayız. Herkes denetlenecek, bu beyler denetlenmeyecek, demek ki olmuyor böyle bu iş. Bu beylerin de denetlenmesi gerekiyor.


Sen kimin savcısısın? Sen iddia makamısın. Kim adına? Millet adına. Sen nasıl masum insanlar hakkında dosya düzenler, yalan yanlış dosyaları medyaya sızdırarak o insanları gölgelemeye kalkarsın? Böyle bir yetki olamaz. Şurada 11 gün içinde bu ülkenin zararı 120 milyar dolar. Kim verecek bunun hesabını? Soruyorum. Onun için ekranları başındaki milletime sesleniyorum. 30 Mart bir milattır. Bu hesabı millet soracak

Sarıgülün Oğluyla gönderilen Mesajdan Sonra S Operasyon

avcı Muammer Akkaş’tan



Sarıgülün Oğluyla gönderilen Mesajdan Sonra Savcı Muammer Akkaş’tan Operasyon atağı...


Savcı Muammer Akkaş’tan operasyon öncesinde Sarıgülün oğluyla görüştüğünü birlikte gelecek paylaşılımı yaptıktan ve kendisinin geleceğini garantiye aldıktan sonra ikinci dalga operasyon için düğmeye bastığı anlaşılmaktadır

ÇOLAKKADI ‘OPERASYON YOK’ DEMİŞTİ!

İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Turan Çolakkadı dün iddialar üzerine, stanbul’da, Terörle Mücadele Kanunu kapsamında yeni operasyon yok, demişti. Fakat İstanbul'daki yeni yolsuzluk operasyonunda flaş bir gelişme yaşandı. Başsavcılık 'ikinci dalga' iddialarını doğruladı fakat savcıdan dosyanın alındığını söyledi

İstanbul’daki savcıların hukuk gasbı yaparcasına keyfiyetle yeni yolsuzluk operasyonunda flaş gelişme yaşandı. 30 kişi hakkındaki soruşturma dosyası açmak isteyen Savcı Muammer Akkaş’tan alındı. Dosya İstanbul Cumhuriyet Başsavcı vekili Oktay Erdoğan’a verilmek siretiyle gözden geçirilmektedir. Dün Türkiye gündemine oturan operasyonun 2. dalgası 30′dan fazla kişi hakkında yakalama kararı çıkarıldığı iddia edilmiş, fakat başsavcılığın konu ile alakalı operasyon izni vermediği öne sürülmüştü.

Anlaşılan Savcılara verilen  Halk adına yargılama, Sarıgül adına veya bir takım vatan hainlerinin adına yargılama yapmaya çevrilmiş olması gibi durumla karşı karşıya kalınmış olabilmenin nasıl bir önlemle durdurulabilir bilinmemektedir diyebilirsiniz. Fakat siyasetinde buna bir çözüm bulması kaçınılmaz bir gerekliliktir.



26 Aralık 2013 Perşembe

Dün Hukuksuzca Yargı Darbe Yapacaktı, Son Anda Emniyet Engelledi


Dün Hukuksuzca Yargı Darbe Yapacaktı, Son Anda Emniyet Engelledi 

Dün Hukuksuzca Yargı Darbe Yapacaktı, Son Anda Emniyet Engelledi 



DEVLET içinde devlet gibi hareket edenlerin illegal örgütün 17 Aralık’ta hükümeti devirmeye için düzenlediği operasyon ardından yeni bir ağır darbe girişimi dün yargı tarafından hükümete hukuksuzca yapılmaya çalışıldı, ancak bu sağduyulu idare tarafından girişim önlendi. Hukuk ve yargı gücü ile paralel devlet olarak hareket eden illegal oluşum hükümeti ve Halkı hedef alan seçime ağır darbe olacak balans ayarlı ikinci operasyon girişimi yaptı. Ancak, Başbakan Erdoğan’a yakın isimlere, iş adamlarına ve bürokratlara yönelik girişim son anda engellenebildi.


İlkinden daha büyük operasyona hedefinin, ülkeye prestij kazandıran projelerdeki Başbakan’a yakın isimlere, saygın iş adamlarına ve önemli bürokratlara 30dan fazla isim için Savcı Muammer Akkaş dün sabah gözaltı ve arama kararı alarak harekete geçti. Başsavcılığa takmayan uslubu ve yöntemi ile Savcı Akkaş’ın, arama ve gözaltı kararları İstanbul Başsavcılığı tarafından reddedilmesine rağmen Emniyete gönderildi. İstanbul Emniyeti Savcı’nın isteğini yerine getirmedi. Emniyet Müdürlüğü hukuksuz Hukuk ve yargı emrini uygulamadı. Emniyet, aykırı emre direnirken Başsavcı Turan Çolakkadı Yeni bir gözaltı talimatı ve operasyon yok dedi. Çolakkadı’nın sonrasında savcı Akkaş’ı dosyadan aldığı bildirildi. Hükümete 2. darbe girişiminin sürdüğü vakitte gelişme TCDD’ye de gözdağı verilir şekilde yeni iddialar atıldı  TCDD Genel Müdürü Süleyman Karaman’ın gözaltına alındığı söylendi. Karaman, “İşimin başındayım. Ankara-İstanbul YHT hattının test sürüşündeyim” demesiyle bununda yalan olduğu ortaya çıktı.

İSTANBUL Cumhuriyet Başsavcılığı, gizlilik ihlali yapan ve yasalara uymayan, belgelerin medyaya servis edenler hakkında, soruşturmayı yasal süreçte yürütemeyen savcıların görevden alındığını Gizliliği ihlal edecek ve sansasyon çıkartarak borsa üstünde rant sağlama amaçlı yayınlar yapıldığı ve bununda halen devam ettiği açıkladı.

Diğer yandan HAKİMLER ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK)? hükümeti ve devleti hedef alan seçim ayarlı operasyonu yürüten savcılar hakkında yasal işlem ve soruşturma başlattı. İlgili soruşturmanın gizliliği ihlal ettikleri ile alakalı savcılar hakkında Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ suç duyurusunda bulunmuş bu Savcılar hakkında gizliliği ihlal soruşturması HAKİMLER ve Savcılar Yüksek Kurulu tarafından açılmıştır.


23 Aralık 2013 Pazartesi

Parasal VATAN HAİNLİĞİ, Ülkeye Derin Tuzak

 Parasal VATAN HAİNLİĞİ, Ülkeye Derin Tuzak

Parasal VATAN HAİNLİĞİ, Ülkeye Derin Tuzak
Savcının Menşei, Amacı, geldiği yeri, makbuzu ve  sonucundan haberdar olduğu paranın, sebepleri ve neden geldiği bilindiği halde paranın farklı bir havaya büründürmesi bunun suç içine sokmesı ve sonuçta Ülke ekonomisine milyarlarca dolar zarar vermesi, anlaşmalarla yapılan ve sır teşkil eden bu iki ülke ilişkilerinin karşı ülkeler için kritik anlam taşıyan düşman ülkelere peşkeş çekilmesi kadar bir savcının yapılabileceği başkaca parasal VATAN HAİNLİĞİ olamaz.

Türkiyenin gizli anlaşmalarla gelir kazandığı bazı komşularımızın uluslar arası sorunlarından dolayı onların bu sorunlarına ülkemizin faydalı çözüm olması gayet doğaldır. Bunun ülkemiz ekonomisine ayrıca faydalarıda bir gerçektir. İranın israil ile uluslar arası ortamdaki ilişkileri gayet açık ve kiritiktir. Böyle bir durumda MOSSAD ajanları ile birlikte bu operasyonda gizli sırların deşifre edilerek Türkiyenin güvenirliğine ve konulmuş en büyük darbe ve Vatan Hainliğidir. 

Gelecek günlerde bunun sonuçları görüldükçe yapılan vatan hainliğinin bedeli muhakkak verilmeli bir daha bunu hukuk adına kimsenin böyle boyutta bir ilişkiyi ve sırrı deşifre etmeden manavdan karpuz alır gibi ayyuka etme hakkı verilmemelidir. Savcı acaba ülkeyi Mossad ve Cıa'ya kaça satmıştır diye düşünmek ve sorgulamaktan savcının ve bu operasyonun yabancılarla sözüm ona hayata geçiren devlet yetkililerinin ne kadar rahatsız olacağı gerçeğini bizzat kendi yaptıklarının faturasını halkın gelecekte ne kadar çekecektir gerçeğinin yanında bir hiç sayılacak kadar önem taşır.

Halkbank Genel Müdürü Süleyman Aslan'ın evinde kutular içinde bulunan 4.5 milyon doların soruşturmayı yürüten savcıların da yaptıkları dinlemelerde haberdar olduğu ve bu paranın Makedonya Balkan Üniversitesi ve Osmancık İmam Hatip Lisesi için kullanılmak üzere toplanan makbuzlu bulunan bağışlardan oluştuğu kesin ortada olduğu halde basına ve bunu halka Yolsuzluk ve rüşvet iddialarını kuvvetlendirecek şekilde basına servis edilmesinin ne kadar vahim bir suç ve Vatan Hainliği olduğu gerçeğini bizlere pahalıya öğretmeye hiç bir devlet yetkilisinin hakkı yoktur.

Baskını meşru göstermek için modeli olmayan daha üretilmemiş bir otomobil modelinin montajda nasıl dikkatten kaçtığı İLAHİ ADALET ve bunu yapanların soytarılıklarını da ne kadar iğrenç olduğuda göstermektedir. Görüntüleri oluşturmak ve yaptıkları vatan hainliğinin izah edebilmek için bağış paralarının Genel Müdür Aslan'ın evine geldiği anda operasyonu başlatmak ve zamanlamayı belirlemek ayrıca 80milyon insanı nasıl aldatmak için ve siyasi kriz yaratarak ülke ekonomisinin nasıl hedef alınarak birilerine faizi kazancı etmesine sebep olmaları izah edilemez.

Operasyondan hemen sonra Halkbank Genel Müdürü Süleyman Aslan'ın evindeki para görüntülerini basına seris etmek halkı ve ülkeyi yanıltmak yapılmış planlı bir eylemdir. Görüntüler ve bununla birlikte Halkbank Genel Müdürü Süleyman Aslan'ın onun birlikte gözaltına alınanlara karşı topluca hain tuzak kurularak linç kampanyası başlatılması kendilerinin asıl amaçlarını sinsice saklama çabaları olduğu bunun Halkbank'ın gizli anlaşmarı ve ülke sırlarının bundan mütevellit parasal hareketlerin yabancı devlet ajanlarına servis edildiğinin gizlenmeye çalışıldığı amaçlansa da, basına servis edilen operasyonda el konulan gizli Halkbank'ın bilgi sırlarının kayıtlı Databank güvenliği ülkeler arası endişe yarattı. Türkiye'nin ekonomik sırlarının ve ilişkilerinin Databank'ta sır teşkil eden hareketlerin ülkemiziçin kara kutu özelliğindedir.

Şüphesiz ki Allah her şeye Kadirdir. İnşaAllah #dominooperasyonu ve #derintuzak kuranların hepsinin oyunlarını bozacak ve her kes yaptığının bedelini çekecektir. Kimse bir devletten aldığı güçle adaleti korumanın tepesinde otururken iki kadının birini dağda birini şehirde besleme lüksünü kanunsuzca Aziz milletin gizli sırlarını satarak ve Vatan Hainliği yaparak elde edemesi müsaade etmemelidir. Derhal çaresi belli olan hainliğin önlemi alınmalı ülke menfaati korunmalıdır. Maksadında Pire için ülkenin geleceğine zarar verenlerin cezaları verilmelidir.

Elhamdülillah
bala